Verem olmak verimliliği düşürür

Üstad şair İsmet Özel, muhteşem bir vahşi kapitalizm eleştirisi olan, “Dişlerimiz Arasındaki Ceset” şiirinin bir yerinde, kapitalist eğitim sistemine de sert bir eleştiri göndererek, bu müfredatla genç beyinlere (alınlara) “Verem Olmak Üretimi Düşürür” ibaresi çizildiğini söyler.

Çalışanların yoğun sömürüsü üzerine kurulu vahşi kapitalist sistemlerdeki bu acımasız üretim ya da verimlilik hedefi, ikinci dünya savaşı yıllarında, meşhur toplama kamplarında iyice nefret edilesi bir ibareye dönüşerek, “Çalışmak Özgür Yapar” halini almıştır. Toplama kamplarında korkunç sonlarına hazırlanan esirlere o hiç gelmeyecek özgürlük için tek yolun çalışmak ve daha çok çalışmak olduğu belletilmeye çalışılır.

Çok şükür ki o karanlık dünya savaşı yıllarında değiliz ama üretimi arttırmak ya da üretimi düşüren, verimliliği azaltan unsuları temizlemek istediğimizde ne yazık ki hala yanlış noktalara kilitleniyor zihinlerimiz.

Sendika danışmanlığı yaptığım günlerde koruyucu ayakkabılar, gürültü azaltıcı kulak tıkaçları gibi malzemenin işçi sağlığı iş güvenliği hedefinden çok bunlarsız çalışılması halinde ortaya çıkabilecek işgücü kaybı ile ilgili olduğunu öğrendiğimde büyük düş kırıklığı yaşamıştım.  Henüz İsmet Özel ile yeni tanışmış 23 yaşında biri için oldukça yıkıcı bir bilgiydi.

Tabi iş sözleşmesi görüşmelerinde karşı taraf bunların temininde ve kalitesinde bile acımasız pazarlıklar yapıyor ve işin yapılmasının ayrılmaz parçası olması gereken bu unsurları bile bir lütufmuş gibi teklif ediyordu ya o da ayrı konu.

Aradan geçen 30 yıldan sonra bile ne yazık ki ülkemde çok az şey değişti. İki elin parmakları kadar sayılabilecek ülke dışında dünya da çok gelişti diyemeyiz. Ha o ülkelerin arka bahçelerinde neler yaşanıyor o da başka. Ne iş cinayetlerinde ne yaralanmalı kazalarda belirgin bir düşüş sağlanamadı. Verimlilikle, güvenli ve sağlıklı çalışma ortamları kurmak arasındaki bağ yeterince değerlendirilmedi. Verimliliği arttırmakla ilgili yapılan çalışmalardan hiçbiri bu verimlilik artışından çalışanı adaletli ölçüde yararlandırmak noktasına ise hiç gelmedi. Ve ben, ne yazık ki ne zaman nerede birileri verimliliği arttırmanın yolları üzerine konuşsa tüylerimin diken diken olma halini engelleyemiyorum.

Yok diyorum, siz gerçekten iş kazalarını ortadan kaldıracak, önlemleri alın, çalışanın hakkını alnının teri kurumadan ödeyin, çalışanların sigortasından çalmayın, hakkını yemeyin, tüm çalışanlara huzurla çalışacakları, insanca muamele görecekleri, hastalıklarının üretimi düşüren bir unsur olarak değil insan oldukları için önemseneceği çalışma ortamları sağlayın bu yeter, bakın görün verimlilik zaten nasıl kendi kendine ve hızla yükselecek.

Üstelik bu teklif ettiğim yöntemler verimliliği arttırmanın en maliyetsiz yöntemleri. Evet maaşları zamanında ödemenin de bir maliyeti var, evet maaştan kesmeden ödenen sigortanın da bir maliyeti var ama çok iyi biliyorum ki bu maliyetler bile bu sayede elde edilecek verimliliğin üzerinde olmuyor. Bunları yapmanın vicdani yükümlülüğünden bahsetmiyorum bile.